15 Temmuz 2016 günü devletimizin bekasına, milletimizin birlik ve beraberliğine kastı olan hainlerce tertip edilen ibretlik bir darbe girişimine tanıklık ettik.
Allah’a şükürler olsun ki Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde bütün bir millet olarak bu hain kalkışmanın başarılı olmasına fırsat vermedik. Şehitlerimiz ve Gazilerimiz başta olmak üzere Milletimizin kahraman evlatları, 15 Temmuzun o karanlık gecesinde vatanseverlikleriyle, milli iradeye bağlılıklarıyla, kararlı ve dik duruşlarıyla tarih yazmışlardır.
Milletimiz, üzerine açılan ateşlere, atılan bombalara, yöneltilen tehditlere, gözlerinin önünde vurulan insanlara rağmen asla geri adım atmamış, meydanı darbecilere bırakmamıştır. Milletimiz, Emniyet Teşkilatımızın mensuplarıyla ve darbecilere karşı harekete geçen Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarıyla el ele vererek, bu darbe girişimine karşı tarihî bir duruş sergilemiştir.
Türk Milleti, 15 Temmuz gecesi tıpkı Çanakkale Savaşında, İstiklal Harbinde olduğu gibi tüm fertleriyle tek yürek, tek bilek olmuş, iradesini bir avuç hain darbeciye çiğnetmemiştir.
O gece devletimizin ve ülkemizin bekası için vücudunu kurşunlara siper ederek kahramanca meydanlarda olan vatan evlatlarının hakkı ödenmez elbette.
Bize düşen görev 15 Temmuz ruhunu idrak etmek ve yaşatmaktır. Şehitlerimizin aziz hatıralarına ve kanlarıyla müşerref kıldıkları bu topraklara sahip çıkmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız.
Rabbim böylesine bir kara geceyi ülkemize bir daha yaşatmasın; birlik ve beraberliğimizi daim etsin diyorum.
Bu vesileyle, 15 Temmuz şehitleri başta olmak üzere bu toprakları vatan yapan bütün şehitlerimizi ve aramızdan ayrılan kahraman gazilerimizi bir kez daha sonsuz minnet, şükran, rahmet ve saygıyla yâd ediyorum. Hayatta olan Gazilerimize şükranlarımızla birlikte sağlıklı ve uzun ömürler diliyorum.
En büyük gücümüzün Türkiye Aşkına sahip olduğumuz milli birliğimiz, beraberliğimiz ve kardeşliğimizin olduğu bilinciyle saygılarımı sunuyorum.
