“Yolların Sultanı” hasretini Ertaş ile dindiriyor

19 Ağustos 2022
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
271 defa okundu.
“Yolların Sultanı” hasretini Ertaş ile dindiriyor

Kırşehir’in unutulmaz bozlak üstadı Neşet Ertaş’ın türküleri birçok dizi ve filmde hayat bulmaya devam ederken, ülkenin dört bir yanında Neşet Ertaş sevenleri sevgilerini yapraklara, duvarlara, araba arkalarına yazmaya devam ediyor. Kimi aracının arkasına sevilen bir Neşet Ertaş sözü yazıyor, kimi de yurt dışından memlekete olan hasretini sosyal medyada yaptığı video montajlarla gideriyor. Düşünsene Kırşehirli değilsin? Tövbe estağfurullah, Kırşehir’in kızları çirkin mi?, Kırşehir’de çirkin erkek yoktur varsa da damat gelmiştir bizle alakası yoktur, gibi seslendirmeler ve arka fonda kullanılan bozlak havaları ve Neşet Ertaş türküleri ile sosyal video platformunu kasıp kavuran Kırşehirliler büyük beğeni topluyorlar.
Yine İzmir’den İstanbul’a yük taşıyan tırın oyuncaklar, oda parfümleri ve çeşitli aksesuarlarla renklenen sürücü kabininde oturan Sultan Özdemir, sonu gelmeyen yollara kadının emeğini, cesaretini ve ustalığını nakşediyor. Uşak’ta yaşayan 10 yaşındaki kızına olan hasretini, sıklıkla dinlediği Neşet Ertaş türküleriyle harmanlayan 5 yıllık tır şoförü Özdemir, yolda kendisini fark eden sürücülerin selamına korna çalarak karşılık vermeyi ihmal etmiyor.
İş hayatına ortaokul yıllarında fabrikada işçi olarak başlayan, erken evlenerek 20 yaşında kız çocuk sahibi olan Sultan Özdemir, 5 yıl önce eşinden ayrılarak kendisine yeni bir hayat çizdi. İş aradığı sırada bir lojistik firmasıyla görüşen Özdemir, tır şoförü arandığını öğrenince önce üzüldü. Firma yetkililerinin cesaretlendirmesiyle “neden olmasın” diyerek yola koyulan Özdemir, önce kamyon kullanmak için gerekli olan C sınıfı, ardından tır kullanabilmek için istenen CE sınıfı ehliyeti aldı. 5 yıl önce endişe ve heyecanla oturduğu tırın sürücü koltuğunda gün geçtikçe uzmanlaşan Sultan Özdemir, kadın eli değen tırıyla şehirler arasında binlerce kilometre yol yapıyor. Evi olarak gördüğü tırında ömrü geçen, yoğun iş temposu nedeniyle memleketindeki evine 3-4 ayda bir gidebilen Özdemir, yaz aylarında ise 10 yaşındaki kızını yanına alarak yaptığı yolculuklarla hasretini dindirmeye çalışıyor. Tırının bakımlarını yapan, küçük arızalarına müdahale eden, dorseyi söküp takma ve yük indirme gibi işlerin üstesinden tek başına gelebilen “Yolların Sultanı”, erkek meslektaşlarından da destek görüyor. Özdemir, kadın için çeşitli zorlukları bulunan işini severek yaptığına, iş hayatında kadın erkek ayrımının kalkmaya başladığına dikkat çekti. Bazen önyargılı tepkilerle karşılaştığını ama çoğunlukla desteklendiğini anlatan Sultan Özdemir, şöyle konuştu: “Çalışmak isteyene her yer iş, dediğimiz bir olay var. Benim memleketimde iş imkanı biraz kısıtlı. Bir yakınım kendi firmasında şoför arıyormuş, tır olduğunu bilmeyerek başladım. Sonrasında da severek yapmaya başladım. 5 yılım bitti ama uzun yıllar da devam ederim diye düşünüyorum. Çünkü severek yapıyorum.” Türkiye’nin her yerine gittiğini, yakın zamanda yurt dışına çıkmayı da hedeflediğini dile getiren Özdemir, sosyal medyayı yoğun olarak kullandığını, yaptığı paylaşımlara birçok kadından olumlu dönüşler aldığını kaydetti. Özdemir, hikayesinin diğer kadınları da cesaretlendirmesini dilediğini vurgulayarak, hayata ve işine bakışını şöyle anlattı: “Tır şoförü olduğum için nereye gideceğim, ne zaman döneceğim belli olmuyor. Sürekli yollardayım, tır benim evim gibi, karavan hayatı bir nevi. Tabii bu işin zorlukları var, kolay değil tenekenin içinde yaşamak. Ama işin güzel tarafı da her yere gidiyorsun. Çevre ediniyorsun, arkadaşların oluyor. Bizim kadın şoförler olarak WhatsApp grubumuz var, tır şoförü olarak Türkiye’de şu anda tek olduğumu düşünüyorum. Ama yurt dışına çalışan Türk kadınlar var inşallah da çoğalırız. Genelde güzel tepkiler alıyorum, yeri geliyor kötü tepkiler de alıyorum. İşte ‘kadın bu işi yapar mı’, ‘kadın kadınlığını bilsin’ falan gibi. Bence mesleğin kadını erkeği diye ayırt edilmesi saçma olur. Her meslek yapılabilir. İyi tepkiler kadar kötü tepkiler de alıyorum. Yolda giderken alkışlayanlar, tebrik edenler var ama şişe, taş fırlatanlar da var. Bir erkekten hemşire, aşçı oluyorsa neden kadından tır şoförü olmasın. Ülkemdeki insanların desteklerini bekliyorum. Çalışmak, alın teri dökmek ayıp değil. Asalak olmaktansa her mesleğin yapılması gerektiğini düşünüyorum.” Tırın büyük olması, yolların durumu, olumsuz hava şartları gibi zorlukların mesleğin cilvesi olduğunu anlatan Özdemir, uyumak için güvenli yer bulmanın zaman zaman kendisini yorduğunu aktardı. En büyük amacının kızını en iyi şekilde yetiştirmek olduğunu vurgulayan Sultan Özdemir, şunları kaydetti: “Okul dönemi kızım babasında, yazın da bende kalıyor. Benimle her yere gidiyor, bütün şehirleri geziyor. Tabii zaman zaman sıkıldığı oluyor. Ama bu anlamda şanslı olduğunu düşünüyorum, çünkü birçok yeri görebiliyor. Gittiğim yerlerdeki güzellikleri keşfetmeyi, doğayı keşfetmeyi seviyorum. İşte olunca en çok kızımı özlüyorum, o da beni özlüyor. Ama hayat şartları… Yüksek hedefleri olan bir insan değilim ama başkalarına muhtaç olmamak için de çalışmak zorundayız.”

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN