Kırşehir‘in Kaman ilçesi Hirfanlı Baraj Gölü kenarında 16-22 Temmuz’da düzenlenen Ahi Evran 11. Dönem Ulusal Kampı’na KKTC’den katılan gençler, Ankara, Elazığ, Adıyaman, Diyarbakır, Kastamonu, Sakarya ve Kocaeli’den gelen akranlarıyla sosyal, kültürel ve sportif etkinliklerde bulunuyor.
Gölde kanoya binen, tırmanma parkurundan okçuluğa ve bisiklete kadar birçok sportif faaliyete katılan gençler, halk oyunları ve tiyatro gösterileriyle de kendi kültürlerini diğer öğrencilere aktarma fırsatı yakalıyor.
Yaklaşık 1 hafta süren kampta gençler, Kaman Kalehöyük Arkeoloji Müzesi, Japon Bahçesi, Ahi Evran Külliyesi gezilerine katılıp, at çiftliğinde ata biniyor ve farklı tarihi mekanları geziyor.
Gönüllü kamp lideri Nur Sena Uzak, kampa 46’sı KKTC’den 264 gencin katıldığını söyledi.
Gençlerin gönüllerince eğlendiğini anlatan Uzak, “Öğrencilerimiz birbirlerine kendi kültürlerini öğretti. Kendi yörelerine ait halk oyunlarını sergilediler. Güzel arkadaşlık kurdular. Kamptan sonra da sürekli görüşeceklerini dile getiriyorlar. Bu kadar iyi anlaşacaklarını tahmin etmemiştik ama her şey beklediğimizden daha iyi ilerledi.” diye konuştu.
KKTC’li Sıla Menekşe de çok güzel dostluklar edindiğini vurgulayarak, “Burada Türkiye’nin birçok yerinden ve farklı yaş gruplarından arkadaşlarım oldu. Farklı kültürler tanıdım, kendi kültürümü de tanıttım. Kampa geldiğimiz ilk günden itibaren hiç boş günümüz olmadı. Hocalarımız ve profesyonellerle birçok etkinlik yaptık. Okçuluk ve kano gibi daha önce yapmadığım sporları burada öğrendim.” dedi.
– “İyi ki gelmişim”
KKTC’den gelen gençlerden Taybe Kötüce ise daha önce Türkiye’den hiç arkadaşı olmadığını belirterek, “Burada olmak benim için çok güzel bir deneyim. Bir sürü dostluk kurduk. Yeni tanıştık ama yıllardır birbirimizi tanıyormuşuz gibi bir sürü anı biriktirdik. Ok atma, dağcılık gibi birçok yeni etkinliğe katıldım. Bu ortamda olmaktan çok mutluyum ve kendimi çok şanslı hissediyorum. İyi ki gelmişim. Çok teşekkür ediyorum bu kampı kuranlara.” ifadelerini kullandı.
Kocaeli’den kampa katılan Yıldız Çakır, “3 gün içinde o kadar yakın olduk ki ‘Kıbrıs’a geldiğinizde kalacak yeriniz olmazsa mutlaka bize gelin.’ diye tekliflerde bulundular. Bu kadar kısa sürede hemen kaynaştık, bu da kampın büyüsü.” diye konuştu.