MHP’den Kırşehir Milletvekili adayı Mustafa Erkal teröre lanet okudu.
7 Haziran seçimlerinde MHP’den Kırşehir Milletvekili adayı olan, eski Vali Mustafa Erkal, son günlerde artan terör saldırılarına tepki gösterdi.
Mustafa Erkal, yaptığı açıklamada siyasi iktidarın çözüm süreciyle ülkeyi içinden çıkılmaz bir hale getirdiğini öne sürerek; “Ülkemizin bazı illerinde Hakkari, Şırnak, Van ve bu illerin bazı ilçelerinde PKK sözde özerklik ilan etti ve bu yerlerde ve Doğu ve Güneydoğunun çoğunluğunda kendi kendilerini yöneteceğini, devletin atadığı vali kaymakam diğer kurumlarını, Türkiye Cumhuriyetinin kurum ve yasalarını tanımadığını ilan ederken bu illerin valileri bazı il ve ilçelerin merkez ve kırsalında güvenlik bölgeleri tespit edip ilan ettiler.
Günlerdir bu il ve ilçelerde bir savaş hali yaşanıyor ve bu durumdan ortaya serilen gerçek şu: Çözüm süreci denilen kepazelik döneminde eli ayağı bağlanan güvenlik birimleri sadece çatışmasızlık dönemi yaşamamışlar tam bir atalet ve vurdumduymazlıkla bu sürecin sona ermesi halinde b planı c planı ihtiyacı hissetmemişler ve PKK’nın yaptığı yığınak, silah depolaması, eğitim halkın beyninin her gün biraz daha yıkanmasını oturup seyretmişler.
Ülkemizi 13 yıldır sözde idare eden AKP’nin dışarıdan güdümlü kadroları adım adım sindire sindire bu ortamı hazırladılar. 2004 yılında CHP ile birlikte çıkardıkları ikiz yasalarla bir bakıma şu an özerklik ilan ettiğini söyleyen çapulculara adeta yasal dayanak sağladılar. İkiz yasaların 1. Maddesi; Halkların kendi kaderlerini tayin hakkı 2. maddesi bulundukları bölgede sahip oldukları her türlü zenginliği istedikleri gibi kullanabilecekleri ve kimsenin buna mani olamayacağı şeklindeydi. Bundan önceki hükümetlerin kabul etmeyip şerh koyduğu AB Yerel Yönetimler Özerklik Şartını AKP’nin gayri milli kadroları devrim yapıyormuş edasıyla imzaladılar kabul ettiler. Büyük Şehir Belediyeler Yasasıyla Bölgede PKK’nın Belediye Başkanlarını bölgede tek yetkili haline getirdiler ve PKK’yı asla benimsemeyen bölge halkına da senin temsilcin bunlardır dediler.
Çıkarılan diğer yasalar, Oslo’da ve İmralı’da yapılan görüşmeler yapılan anlaşmalar, ABD, İngiltere’nin açık İsrail’in saklı gözlemciliğinde BOP’un eş başkanı olmak gibi süfli yetkilerle ülkemizi çözmede iç savaş aşamasına kadar getirmeyi başardılar.
Şüphesiz PKK bu kadarını beceremezdi. İki aydır ülkemizde sözde bir hükümet kurulmaya çalışılıyor. Hükümeti kurmakla görevlendirilen şahsın bir aydan fazla süreyle CHP’yle yaptığı görüşmelerde hükümet kurmaktan bahsetmediğini, seçime götürecek bir azınlık hükümetine destek aradığını vasat zekaya sahip herkes tarafından bilinmektedir. Anlaşılamayan CHP’nin bir aydan fazla süre bu saçma teklifin nesini konuştuğu tartıştığıdır. Aynı teklifle MHP ye geldiğinde Sayın Devlet Bahçeli’den alması gereken cevabı iki saatin sonunda aldı.
MHP’nin şart dediği maddeler, Ülkemizin üniter yapısını korumayı, Devletin idare yapısını, başkentini, bayrağını, dilini, milletin egemenliğini şart koşan, haddini aşan, yeminine sadık kalmayan halka ille de beni seçeceksin diyen birini dizginleme zaruretini ve ülkemizin zenginliklerini sömüren solucanların temizlenmesini bu ülkenin geleceği için şart koşan ve çözüm sürecine milletin egemenliğinin teslim edilerek bölünmeye doğru gidişin durdurulması gibi her vatanseverin düşünmeden evet diyeceği maddelerdir.
Amaç hükümet kurmak değil zaman kazanmak olunca başarıyla erken seçim noktasına gelinmiş oldu.
Bugün bir günde Türk milletinin 12 şehidi var. Hepsinin mekanı şüphesiz cennettir. İlle de ‘ben’ diyen ‘bensiz olmaz’ diyenler için şehitlerimizin bir önemi olduğunu sanmıyorum.
Öyle ya askerlik yatma yeri değildir.!!! Bu işin fıtratında şehitlik var.!!! Nasıl olsa bebeleriniz çürük raporuyla veya bedelini ödeyerek askerlikten yırttılar. Rabbim Milletimizin basiretini artırsın.” özdeyişinde bulundu.