CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Kırşehirli Yıldırım Kaya;

“Halkevleri Susturulamaz”

CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Kırşehirli Yıldırım Kaya Halkevleri Genel Merkezi ziyaretindeki açıklamalarında şunları kaydetti; “Halkevleri ilk kurulduğu 1932 yılından günümüze kadar aydınlık bir Türkiye’nin simgesi olmuştur. Halkı aydınlık bir geleceğe taşımayı önüne görev olarak koymuştur. Cumhuriyet devrimlerinin hayat bulması, halkın eğitimi, kültürü, sanatı,  uygarlık alanında bir adım öne çıkması için mücadele etmiştir. İlk açıldığı yıllarda tüm ülkede hızla yaygınlaşmış, edebiyat, şiir, kültür, sanat rüzgarları estirmiştir.  İşte o yıllarda esmeye başlayan edebiyat, sanat, kültür rüzgarları hala bizi serinletmeye devam ediyor.”

HALKEVLERİ ANKA KUŞUNA BENZER

Halkevlerinin mücadele tarihi biraz da küllerinden yeniden doğan “Anka Kuşu”na benzer.  Kuruluşundan günümüze sayısız kere kapatılmış,  yöneticileri hapse atılmış,  baskı görmüş ve işkencelerden geçirilmiştir.  Köklerinden kopartılıp, köksüz bırakmak isteyenlere inat, halkla birlikte yürüdüğü aydınlık yoldan asla sapmamıştır. Her defasında yeniden kalkmış mücadelesine halkın yanında yürüyerek devam etmiştir.

CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Kırşehirli Yıldırım Kaya’nın Halkevleri Genel Merkezi ziyaretinde vatandaşla yaptığı istişareler doğrultusunda konuşmasında şunları kaydetti; “Halkevlerinin mücadele tarihi biraz da küllerinden yeniden doğan “Anka Kuşu”na benzer…  Kuruluşundan günümüze sayısız kere kapatılmış,  yöneticileri hapse atılmış, baskı görmüş ve işkencelerden geçirilmiştir. Köklerinden kopartılıp, köksüz bırakmak isteyenlere inat, halkla birlikte yürüdüğü aydınlık yoldan asla sapmamıştır. Her defasında yeniden kalkmış mücadelesine halkın yanında yürüyerek devam etmiştir.

Halkevleri ilk kurulduğu 1932 yılından günümüze kadar aydınlık bir Türkiye’nin simgesi olmuştur. Halkı aydınlık bir geleceğe taşımayı önüne görev olarak koymuştur. Cumhuriyet devrimlerinin hayat bulması, halkın eğitimi, kültürü, sanatı, uygarlık alanında bir adım öne çıkması için mücadele etmiştir. İlk açıldığı yıllarda tüm ülkede hızla yaygınlaşmış, edebiyat, şiir, kültür, sanat rüzgarları estirmiştir.  İşte o yıllarda esmeye başlayan edebiyat, sanat, kültür rüzgarları hala bizi serinletmeye devam ediyor

Halkevleri ilk kurulduğunda; Dil, Edebiyat ve Tarih Şubesi, Güzel Sanatlar Şubesi, Temsil Şubesi, Halk Dershaneleri ve Kurslar Şubesi, Kütüphane ve Yayın Şubesi, Müze ve Sergi Şubesi, Spor Şubesi, Sosyal Yardım Şubesi, Köycülük Şubesi vardı.

DESTEĞİNİZLE DAHA GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ

O yılların şartlarını, imkansızlıklarını düşündüğümüzde, Halkevlerinin ne büyük işler başardığını daha iyi anlıyoruz. Halkevlerinin mücadelesi baskı altına alınıp kesintiye uğratılmamış olsaydı, Türkiye bilimde, edebiyatta, sanatta, sporda çok farklı noktalarda olurdu.

1980 askeri darbesinde kapatılan halkevleri, 1987’de yeniden açıldı. Bu dönem 3.diriliş dönemi olarak başladı. Halkevleri bu dönemde kent yoksullarının örgütlenmesine öncelik verdi. Halkın muhalefet evleri misyonunu yüklendi ve ilmek ilmek örgütlenmeye başladı. Marmara, Ege, Ankara, İstanbul başta olmak üzere, emekçilerin yoğun olduğu yerlerde şubeler açarak, yeni bir atılımın bayrağı oldu.

Kurulduğu yıllardan bugüne kadar Halkevlerine uygulanan baskı süreklilik göstermiştir. Bugün de aynı zulüm devam etmektedir. Yöneticileri cezaevlerine atılıyor, işkence görüyor, şubeleri kapatılıyor, üyeleri topyekün terörist ilan ediliyor. Ancak Halkevlerinin haklı ve onurlu mücadelesi de tüm kararlılığıyla devam ediyor.

Halkevleri kültür, sanat, edebiyat, eğitim, sağlık, barınma, spor gibi alanlarda büyük yol kat etmiştir. Halkı aydınlığa taşırken adeta zincirleme devrimler gerçekleştirmiştir. Emperyalizme karşı mücadelenin öncülerinden biri haline gelmiştir. Her türlü gerici ve baskıcı anlayışa karşı bir direniş örgütü olmuştur. Demokrasinin gelişmesi, insan haklarının yerleşmesi, evrensel hukukun uygulanması, kadın hakları, çocuk hakları, hayvan hakları, doğa hakları.  Tüm ezilenlerin hakları için sokağa çıkan sesimiz olmuştur. Olmaya da devam ediyor…

Sözümüz söz!

Bugüne kadar nasıl birlikte yürüdüysek, yarın da birlikte yürüyeceğiz.

Biz de o sese sesimizi katacağız!

Biz de o sesin yanında yürüyeceğiz.

Onlar kapatacak biz açacağız…

Mücadele devam edecek!

Parlamentodan sokağa giden yola köprü olacağız…

Tek yol, diktatörlüğe karşı birlikte mücadele!” (Haber: Didem CEYLAN)