Son dönemlerde araç restorasyonuna talebin arttığını dile getiren Mahmut Kolukısa, “Bir araç hak etmediği fiyatlara çıktı. Bu da insanları elindeki arabayı korumaya itti” dedi.
Son dönemlerde otomobil restorasyonuna(yenileme) ilgi artıyor. Özellikle sıfır araç fiyatlarındaki artış, insanları yeni bir araç almaktansa ikinci el araç almaya, aldıkları aracı restore ettirerek kullanmaya yönlendiriyor. Öte yandan mevcut araçlarını restore ettirerek sıfır araç kullanıyormuş hissi yakalamak isteyenlerin de tercihi araç restorasyonu, kaplama ve renk değişimi oluyor. Araç restorasyonu kullanıcısına yaşlı ama bakımlı, tamamen yenilenmiş bir otomobil imkânı sunuyor.
“Araç üretimden nasıl çıkmışsa ona sadık kalarak restore ediyoruz”
Yaklaşık 17 yıldır otomotiv sektöründe faaliyet gösteren Mahmut Kolukısa, sahibi olduğu “Seray Oto Aksesuar” firmasıyla, araç restorasyon, kaplama ve renk değişimi, seramik kaplama, kaput koruma film, cam film ve sigara yanık tamiri ile hizmet veriyor.
“Araç restorasyonu, detaylı iç temizlik, koruma, dış kaporta boya gibi bir aracın ihtiyacı olan her şeyi yapıyoruz” diyen Kolukısa, “Şehir içi ve dışından birçok araç bize gelir. Biz bu araçların restorasyonunu yaparız. Model ve yılına bakarız, araç üretimden nasıl çıkmışsa ona sadık kalarak restorasyon gerçekleştiririz. Dışardan parça eklemeden kendi orijinal parçalarına sadık kalarak araçları topluyoruz” dedi.
“Araç fiyatlarındaki artış restorasyona talebi artırdı”
Son dönemlerde araç restorasyonuna talebin arttığını belirten Kolukısa, “Araç fiyatları artış gösterdi. Bir araç hak etmediği fiyatlara çıktı. Bu da insanları elindeki arabayı korumaya itti. İnsanlar elindeki arabaları yüksek fiyattan sattılar ama bu sefer alacakları arabaların fiyatları da artmaya devam ettiği için araç alamadılar. Yaşanan bu durumu gören bir kesim aracını satmadı, restore ettirme yoluna gitti. Yani artan araç fiyatları, insanları elindeki aracı korumaya sevk etti” ifadelerini kullandı.
“Restorasyonla sıfır araca biniyormuş hissi veriyoruz”
Kolukısa, araç restorasyonu ile insanların sıfır araca biniyormuş gibi hissettiğini dile getirerek, restorasyon işlemine dair şunları söyledi: “Bir araç bize geldiğinde biz önce aracın neye ihtiyacı olduğuna bakarız. Araçlar, Türkiye coğrafyasına göre üretilmez. Üretilen ülkenin coğrafyasına uygun olarak üretilmiştir. Örneğin; ülkemizde kullanılan bir aracın güneşten göğsü çatlamıştır. Bunun nedeni üretilen ülkenin soğuk olması, aracı güneş faktörünü hesap ederek üretilmemiş olmasıdır. Bu nedenle üretildiği ülkeye uygun plastik kullanılmıştır ama araç Türkiye’ye geldiğinde göğsü güneşten zarar görebilir. Biz de bu şekilde bir sorunla karşılaştığımızda, bizim coğrafyamıza uygun olarak üretilmiş malzemeyle kaplama yapıyoruz. Kapladıktan sonra araç yaklaşık 10-12 sene rahatlıkla kullanılabiliyor. Bunun gibi birçok sorunda aslında tamir işlemi yaparak insanlara sıfır araca biniyormuş hissiyatını veriyoruz.”
“Yerli imkânlarla restore ediyoruz”
Kolukısa, firma olarak yerli ürünlerle restorasyon gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, “Son dönemlerde döviz kuru arttı. Kurda devamlı bir hareketlilik söz konusu. Biz halihazırda zaten yurt dışından çok mal almayız. Yerli ürünlerle aracı restore ediyoruz. Dövizdeki hareketlilik nedeniyle de yurt dışından alımı durdurduk. Yerli imkanlarla araçları restore ediyoruz. Tabii eğer kişi aracın dışında, bir modifiye parçası isterlerse o zaman yurt dışından alım gerçekleşebiliriz ama yurt dışından gerçekleştirdiğimiz alım yüzde 20’dir. Yüzde 80 yerli imkanlarla restorasyon gerçekleştiririz” diye konuştu. Kolukısa, insanların 100 bin liralık bir arabayı yaklaşık 7 bin liraya restore ettirebileceklerini de söyledi.
“Sektörün insan gücüne ihtiyacı var”
Sektörün talep gören ve hareketli bir sektör olduğuna da vurgu yapan Kolukısa, yaşanan en önemli sorunun usta yetişememesi olduğunu belirtti.
“Bu işleri yapan ustalar kalmadı. Yeni ustada yetişemiyor” diyen Kolukısa, “Gençler, bu işleri küçümsüyor. Günümüzde ustalık, el işçiliği gerektiren mesleklerde maalesef yeni ustalar yetişemiyor çünkü çırak bulunamıyor. Sektörün insan gücüne ihtiyacı var. Bu anlamda bizim firma olarak önceliğimiz aslında insan yetiştirebilmek. Bu alanda çalışacak insanları bulup onları usta olarak yetiştirebilirsek, sektöre katkı sunmuş oluruz çünkü sektör insan gücü konusunda yetersiz. Bugün Kırşehir’de 2,5 milyon araç var. Bunların 1 milyonunun eski araç olduğunu düşündüğümüzde, bu araçların tamire ihtiyacı var ama bu araçları tamir edecek yeterli usta yok. Biz bu anlamda insan yetiştirip daha büyük bir alanda daha fazla araca hizmet verebilmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Özellikle eski arabaları en iyi malzemeyle toparlamak gerekir”
Kolukısa, araç restorasyonunda vatandaşlara merdiven altı yerlerden uzak durması tavsiyesinde bulunarak, “Yaptığımız işte usta yetişmeyince kaliteli işler ortaya çıkaran çok az sayıda usta kaldı. Özellikle uzun yıllar kimsenin ilgilenmediği ama klasikleşen bir aracın parçalarını toplamak zordur. Böyle bir aracı toplamak için usta bulmak da zor hale gelir. Bu nedenle herkese güvenilmez. Merdiven altı dediğimiz tamircilerde gelişi güzel yapılan işler, araca zarar verir ve araçta yaşanan sorunun kısa sürede tekrar yaşanmasına neden olur. Örneğin, iyi bir yer birinci kalite çelikle tamir yaparken merdiven altı dediğimiz bir yer üçüncü kalite kullanır. Vatandaş da ne kullanıldığını tam olarak bilemeyebilir. Bu nedenle özellikle eski arabaları en iyi malzemeyle toparlamak gerekir” dedi.
Kolukısa, araç restorasyonu yaptıracakların iyi bir araştırma yapması gerektiğini de söyleyerek, “İnsanların kaliteli bir hizmet alabilmesi için araştırma yapmasını öneririm. Firmanın kaç yıldır faaliyet gösterdiği, tek işinin araç restorasyonu olup olmadığı gibi faktörler incelenmeli” diye konuştu. (Haber İlknur Öncü)