Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mehmet Yetkiner, çocuğun psikolojisi ve fizyolojisi açısından sünnette yaşın önemli olduğunu vurguladı.
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mehmet Yetkiner, sünnette psikolojik ve fizyolojik açıdan yaş faktörüne değindi.
Sünnetin ideal yaşının 1 yaşından önce veya 6 yaşından sonra olduğunu söyleyen Op. Dr. Mehmet Yetkiner, 1 ile 6 yaş arasında acil durum yoksa sünnetin yapılmasının pek uygun olmadığını belirtti.
Peygamber sünneti nitelendirmesi konusunda aileleri uyaran Op. Dr. Mehmet Yetkiner, çocukların Hepatit B aşılarının tamamlandıktan sonra sünnet olmalarının faydalı olacağını ifade etti. Yetkiner,“Tıbbi açıdan sünnetin acil yapılmasını gerektiren durum, sünnet derisinin yapışması ile idrar zorluğunun olması ve enfeksiyon gelişmesidir. Onun dışında sünnetin yararları ya da zararları son yıllarda hep tartışılıyor. Biz dini vecibe olarak yerine getiriyoruz, ama Avrupa’da pek çok ülke ve dünyanın gelişmiş ülkelerinin bir kısmında sünnet yaralama suçu olarak kabul edilebiliyor ve sünnete kesinlikle karşı olan toplumlar da var.
Bizim açımızdan her şeyden önce dini bir vecibe olarak görüldüğü için yapılıyor. Bunun dışında da özellikle sünnet derisinin önde veya arkada yapışması durumlarında idrar yapmayı zorlaştırdığı için, hatta aciliyet de arz eden bir durum haline geliyor. Sünnet derisinde enfeksiyonlar olabiliyor. Biz sünnetin ne zaman yapılması gerektiği konusunda tartışmalar oluyor. Sünnetle ilgili aileler genelde acele etmekteler. Aslında sünnetin ideal yaşının 1 yaşından önce veya 6 yaşından sonra olduğunu söyleyebiliriz. Bir yaşından önce yapıldığında çocukta psikolojik olarak herhangi bir travmaya rastlanmıyor. 1 ile 6 yaş arasında da eğer fimozis dediğimiz acil durum yoksa sünnetin yapılmasının pek uygun olmadığını söyleyebiliriz. 6 yaştan sonra da çocuk anlayışlı hale geldiği için ister uyutarak, ister uyuşturarak yapılmasında psikolojik açıdan sıkıntılar daha az olmakta. Ayrıca çocuk gelişiminde belli bir aşama kaydettiği için de az veya fazla kesme gibi durumların önüne geçmesi mümkün oluyor.
Türk toplumunda Müslüman inanışıyla sünnet var. Bunun dışında özellikle Yahudilerde ve ilk doğdukları bir hafta içinde sünnet yapılmakta. Hıristiyanlarda sünnet olayını görmemekteyiz. Günümüzde Müslüman toplumlarla Yahudi toplumlarında sünnet aşağı yukarı bir vecibe olarak yapılmakta. Enfeksiyon hastalıkları açısından sünnetin faydalı olduğunu söyleyen yayınlar var, ama bunun dışında da özellikle çocuğun cinsel hayatıyla ilgili birtakım problemler yaratabileceğini söyleyen yayınlar da var. Yine sünnet derisiyle ilgili birtakım çalışmalar var. Bu derinin kullanılıp kullanılamayacağı şeklinde araştırmalar var. Tıpkı kök hücre gibi bunu da kullanabilir miyiz bununla ilgili çalışmalar devam etmekte.
Peygamber sünneti dediğimiz çocuğun doğuştan bir durumla doğması söz konusu olabiliyor. Bu durum çocuğun idrar yolunun aşağıda olmasıyla karakterize, bizim hipospadias dediğimiz bir hastalığa denk gelmekte, bu nedenle doğuştan sünnetli Peygamber sünnetli dediğimiz çocukların mutlaka üroloji doktorları tarafından muayene edilmesi gerekiyor ki bu bir hastalık olup hipospadias durumu, orada kullanılacak olan sünnet derisidir. Bu nedenle acele edip yasaklandı, ama gizli kesimlerin yapıldığı yerlerde yaparlarsa hipospadias dediğimiz hastalıkta kullanılacak malzemeyi de yok etmiş oluyor. Bu da ilerde çocuğun ilerde özellikle idrar yolu enfeksiyonları ve cinsel hayatında birtakım sıkıntılar oluşmasına yol açıyor.
Vatandaşlarımıza 1-6 yaş sünnette genelde ısrarcı olmamaları, acil durumlar dışında sünneti bu yaşlarda yaptırmamalarını önermekteyiz. Sünnetin mutlaka tıbbi olarak etkinliği kanıtlanmış, steril bir ortamda yapılmasında fayda var. Günümüzde zaten tıp merkezleri, sağlık merkezleri ve hastanelere indirgenmiş durumda. Doktorlar dışında da herhangi bir kimsenin sünnet yapması yasaklanmış durumda. Sünnette sonuçta cerrahi bir müdahale olduğu için özellikle Hepatit B’nin de cemiyette çok yaygın olmasıyla Hepatit B aşılarının muntazam olmasını sağlıyor. Çünkü ona karşı bugün koruyuculuğu sağlayabilmekteyiz. Aşıların tamamlanmasından sonra sünnetin olmasında fayda var. Gerekli kurallara uyulursa sünnet yerine layıkıyla yerine getirilmiş olur ve bununla ilgili hastalıkların da önüne geçilmiş olur.” açıklamalarında bulundu.