CHP Genel Başkan Yardımcısı Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya Siyasi Gündemi Değerlendirdi

15 Temmuz 2020
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
34895 defa okundu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya Siyasi Gündemi Değerlendirdi

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, Canlı yayın konuğu olduğu Kanal 40 televizyonunda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Kaya, genel yayın yönetmenimiz Sait Yanık’ın sorularını yanıtladı. İşte o röportaj;

Sait Yanık: “Eğitimci kimliğiniz ile hep ön plandasınız bu sizin için bir atımıdır?

Yıldırım Kaya: “Türkiye’nin en temel beş sorunu var bu temel beş sorundan en önemlisi eğitimdir. Eğitimdeki sorunların tamamı çözülmen Türkiye’deki siyasetin başarılı ol mümkün değildir. Birinci öncelik Türkiye halkının ekonomisi ikinci öncelik demokrasi üçüncü önceliği eğitim dördüncü önceliği dış politika ve toplumsal barıştır. Bunları sağlamadan toplumda ilerleme kaydetmemiz mümkün değildir. Bir siyasi partinin de bunlara çözüm üretmeden iktidar olması mümkün değil. Biliyorsunuz Cumhuriyetin temeli eğitimle atılmıştır. Eğitimle başlayan bir cumhuriyet var. Eğitimin gerekliği ve şartı öğretmenin okuma yazma ve gerekliğinin şartının Mutafa Kemal Atatürk tarafından Kırşehir’de yola çıkmıştır. Mustafa Kemal Atatürk Sivas kongresinden sonra Hacıbektaş üzerinden Kırşehir’e geldiğinde o zaman Kırşehir’de lise müdürü var. Lise müdürü ile sohbetinde ‘kaç köyü var’ Kırşehir’de Diyor.  ‘386’ diyor ‘köylerde okul var mı’ diyor. Kırşehir merkezde bir tane lise varmış bu ‘köylere okul yapsak nasıl yaparız’ diyor. O da diyor ki ‘paşam bu bir tek şartla olur’ diyor. ‘İçerdeki on başı çavuşlardan okuryazar olur onları alıp köylere gidildiğinde okuryazar öğretilir’. Lise müdürünün o zaman söylediğini Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyetin ilanında hayata sokuyor. 32 yıldır öğretmenlik yaptım hem eğitimin hem öğrencilerin sorunlarını bildiğim için bu alanda bir de sendika genel başkanlığı yaptım. Bunların tümü bizim siyasi kimliğimizin önüne eğitimci kimliğimizi geliyor.  Bana hiç kimse vekilim yada Genel Başkan yardımcım demez. Ya hocam yada öğretmenim der bu da beni ziyadesiyle mutlu ediyor”.

Sait Yanık: “Meydanlarda Grevlerde ve Protestolarda En Öndesiniz Geleceğinizden Endişe Ediyor musunuz?”

Yıldırım Kaya: “Türkiye’nin Torunlarımız vatandaşın özellikle Cumhuriyetin geleceğinden endişe ettiğim için kendi kişisel geleceğimi hiç düşünmüyorum. Bunu en son Çubuk olaylarında düşündüm. Çubuk olaylarını izledikten sonra düşündüm baktım tek tek kareleri inceledik. Orada izlediğim tabloda gece sabaha kadar uyumamışım orada hiç bir şey düşünmemişim ölümle burun burunayız genel başkanımızın hayatına kastedecek süreç yaşandığı an Türkiye’nin Allak bullak olacağını aklıma geldi. Bu kaosa Türkiye’nin gitmesinden se bir kişinin canını feda etmesi daha evrel dedik. Dolaysıyla kişisel bir kaygı hissetmiyorum.”

Sait Yanık: “Sayın Kılıçtaroğlu’nun En Yakınındasınız Bu Güveni Nasıl Sağladınız?”

Yıldırım Kaya: “Ben inandığım doğruları her zaman söyledim. Hiçbir zaman koltuk peşinde koşmadım. Hiçbir zaman ben ne olacağım kaygısına düşmedim. Hayat bizi sürükleyerek bu günlere getirdi. Ben aldığım görevleri hakkıyla yerine getirmek için çok çaba serf ettim çocuklarımı torunlarımı hep ihmal ettim. Kendi yaşamımı ihmal ettim ama örgütün sorunlarını asla ihmal etmedim. İki tane numaram var birisi 24 saat açıktır birinde de numaralar aradığında mutlaka yanıt veririm. Hiçbir zaman benimle görüşmek isteyip görüşemeyen hiçbir insan olmamıştır. Bu pandemi sürecinde biraz aksadı ama insanların dertlerine çare olamayabilirsin çözüm üretemeyebilirsin ama insanlar bir merhaba demek istiyorsa bunların tümünü yaşattığımız için Genel Başkanımız çok iyi bir gözlemcidir. İnsanları tartar biçer toplumun yararına mı kişisel yararına mı? Buna dikkat eder. Bundan önce Belediye seçimleri olmuştur. Belediye Başkan Adayları belirlenmiştir. Bu konularda Partinin ve ülkenin çıkarları adına çözüm önermişimdir ama kişisel hiçbir öneri de bulunmamışımdır. Kendi yakın çevremin işe girmesi hakkında asla adım atmadım. Bu ülke ve bu parti için bedel ödeyenler var insan bir siyasi konumdaysa sizin yakınınız aileniz tabi ki önemli ama öncelik onlarda olamaz öncelik parti ailesi hepsinden büyüktür. Partide liyakati olan emek veren dürüst olanlar için ben bunları yaptım Genel başkanımızda bunları görüyor. Ne kadar güven verdik onu hayatın kendisi gösterecektir.”

Sait Yanık: “Genel Başkan Kılıçtaroğlu Şehit Cenazesinde Saldırıya Uğrarken Yanında Siz Vardınız Neler Hissettiniz?”

Yıldırım Kaya: “O an orada cenazenin bir şehit cenazesinde cenaze namazı kılmaya durduk bir grup sürekli olarak cenaze namazını kıldırtmamak için sürekli sloganlar ve tepkiler gösteriyorlardı. Ben dedim ki burada ciddi bir süreç olacak hemen kendimi genel başkanın arkasına tamamen vücudumu vücuduma denk gelecek şekilde konumlandırdım. Eğer her hangi bir saldırı olur ayakkabı atılır taş atılır ilk önce genel başkana değil bize gelsin diye düşündüm. Çünkü genel başkanın orada yere düşmesi halinde orada bir linç yaşanabilirdi. Bu linç yaşandığında Türkiye’nin dört bir yanında kan gövdeyi götürebilirdi. Çünkü bir siyasi partinin genel başkanı aynı zamanda genel başkanımız kimse bilmez ama şehit soyundan geliyor. O sülalenin bir insanı ve o kimliği bizim tahmin edemediğimiz çevreler tarafından çok iyi biliniyor ve bu alanda da saygı duyuluyor. Bir alevi kimliği olan ama bu hayatta hiç Alevilik yapmamış bir insan aleviler şöyle bir ruh hali var. Kahramanmaraş’ta bizi katlettiler madımakta bizi yaktılar çoğunda bu olaylar oldu. Bu duygu toplumda bir korkuyu aynı zamanda bir savunma iç güdüsünü oluşturdu. 16 milyon oy almış partinin genel başkanı Türkiye’nin gerçekten dörtte birini temsil eden partinin genel başkanı bunu koruma Türkiye’yi korumak bunu korumak Cumhuriyeti korumaktır diye düşündüm.”

Sait Yanık “Salgın Sürecinde Eğitimci Kimliğiniz İle Milli Eğitin Bakanı Ziya Selçuk’ Bir Çok Soru Sordunuz Ve Nasıl Cevaplar Aldınız”

Yıldırım Kaya: “Sayın Ziya Selçuk benim gibi bir eğitimci benden de daha fazla eğitim bilimi alanında ciddi çalışmalar yapmış. Sarayda kurulan bir Eğitim Bilim Kurulu var ve o kurul yönetiyor Milli Eğitim Bakanının orada hiçbir inisiyatifi yok. Milli Eğitim Bakanı Sosyal bilimi çok iyi kullanıyor. Çocuklarla öğrencilerle çok iyi bir ilişki kuruyor sosyal medya üzerinden ama öğrencilerin ve öğretmelerin sorunlarına dair hiç biri çözüm üretemedi. Belki üretmediler ürettirmediler. Fikirlerini söyledi öğretmenlerin sorunlarını çözeceğim dedi Sayın Selçuk 24 ayını geride bıraktı Adalet ve Kalkınma Partisinde Milli Eğitim Bakanlığı yapanların en uzun ömürlü yapanı 30 ay yapmış Milli eğitim Bakanı Ziya Selçuk Sorulara yanıt vermekten imtina ediyor. Sorular yanıt vermiyor çünkü sorulara vereceği bir yanıt yok. Ben doğrudan anlayacağı şekilden soralar soruyorum ama sorunun yanıtı çok açık sorunun yanıtını veremiyor. Pandemi sürecince ben şunu açıklamıştım kendisine EBA TV üzerinden bir eğitim veriyorsunuz bu eğitim çocuklara ulaşmıyor. Senin belki dünyadan Türkiye’den haberin yok saraydakilerinden bundan haberi yok bir eli yağda bir eli balda ama şunu bilmeni istiyorum dört kişilik bir aileyi geçindiren yurttaşın bir yılda geliri 8 bin olan 16 milyon insan var. Bakın bir ayda geliri 8 bin değil. Bir yıllık geliri 8 bin lira olan insan var. Yıllık 7 bin lira geliri olan 15 Milyona yakın insan var. Toplam 30 Milyon insanın yıllık geliri 7-8 bin liradır. Şimdi bu insanlar internet kullanmasını bilmiyor ben birçok evde televizyon olmadığını iddia ettim. Daha sonra Milli Eğitim Bakanı Bir toplantıda itiraf etti biz uzaktan eğitimi 18 milyon öğrencinin ancak %30’una verdik. Yani 18 milyon öğrencinin 6 milyonuna uzaktan eğitim vermişler onunda nasıl bir eğitim olduğunu aileler benden iyi bilir. Günde iki ders işliyorlarsa saatleri 20şer dakika yani toplam 40 dakika bir çocuk okula giderken beş ders saati ders görüyor her ders saati 40 dakikadır. Hani Neşet Ertaş demiş ya “Ağaçtan düşen yaprak nasıl kurumaya mahkumsa, gönülden düşen insanda unutulmaya mahkumdur”. Bunlar ağaçtan düşen bir yaprak gibidir ve gönülden düşende insan gibidir bunlar ne yazık ki bu süreçte ağaçtan düşen yaprağa döndüler.”

Sait Yanık: “Okullar Ağustos Ayında Açılmaya Hazır mı?”

Yıldırım Kaya: “Hayır hazır değil. Ağustos ayında açtım der açarsınız. Daha önce ben hem LGS sınavlarında hem YKS sınavlarında yapılması gerektiğini daha sonra yapılması gerektiğini sınavalara öğrenci alam fikrini 2021 Eğitim ve öğretim yılında zaten eğitim öğretim topal aksak gideceği için buna gerek olunmadığını anlattım. Ama ne yazık ki bu dinlenilmedi. Sınavlara çocuğunu sokan aileler gördüğü orada gözetmen olarak olan öğretmenlerimiz gördüler ve bize hak verdiler. Sayın Ziya Selçuk’a çağrı yaptım dedim ki siz takvimi açıkladınız her hangi bir süreçten geçmiyoruz pandemi süreci var bu süreçte bu takvime nasıl uyacağımızı velilere öğretmenlere öğrencilere izah etmeniz lazım dedim. Ben çağrıyı yaptıktan iki gün sonra sağlık bakanı bir açıklama yaptı. Benim sorduğum soruya sağlık bakanı yanıt verdi dedi ki eğitim ve öğretimin başlayabilmesi için şu koşullar yerine getirilmelidir. Okulların tamamen hijyenik ortama sağlanması dersliklerin yeniden dizayn edilmesi okulun kapalı alan içerisindeki dört metre karye bir insan sınıfta da bir metrekareye bir insan düşecek şekilde tasarlanmalıdır.”

40 Arena Haber Merkezi

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN