“Ahi Baba”nın vasiyeti yerine getirilecek

7 Temmuz 2018
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
2700 defa okundu.
“Ahi Baba”nın vasiyeti yerine getirilecek

 

“Ahi Baba”nın vasiyeti yerine getirilecek

– Kırşehir ve Ankara’da esnaf teşkilatlarının birçok kademesinde yer alan, yıllar önce Ahilik Haftası kutlamalarının tüm Türkiye’de yaygınlaşmasına vesile olan merhum Mustafa Karagüllü’nün “Ahi Baba Kültür ve Sanat Ocağı” adını verdiği kütüphanesi vasiyeti doğrultusunda Ahilik Vakfı’na hibe edilecek

– “Ahi Baba” Mustafa Karagüllü’nin eşi İsmet Sevinç Karagüllü:

– “Ahi Kütüphanesi’nin hem mülkünü hem de içindeki kitapları Ahilik Vakfına hibe ediyoruz. Bundan hem mutluyum hem de bir iyiliğe vesile olacağımız için sevinçliyim”

Kırşehir’de ömrünü Ahilik kültürünün yaşatılmasına adayan, bu özelliğiyle kentte “Ahi Baba” olarak bilinen ve mayıs ayında vefat eden Mustafa Karagüllü’nün eşi İsmet Sevinç Karagüllü, eşinin vasiyeti doğrultusunda, 34 yıl önce binbir emekle kurduğu kişisel kütüphanesini Ahilik Vakfına bağışlama kararı aldı.

Kırşehir ve Ankara’da esnaf teşkilatlarının birçok kademesinde yer alan, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a yaptığı tavsiye ile Ahilik Haftası kutlamalarının tüm Türkiye’de yaygınlaşmasına vesile olan “Ahi Baba”nın vasiyetini yerine getiren 76 yaşındaki eşi İsmet Karagüllü, Ahi Çarşısı’ndaki “Ahi Baba Kültür ve Sanat Ocağı” ismi verilen kütüphaneyi mülkiyetiyle bağışlayacak.

Karagüllü yaptığı açıklamada, İstanbul’da yaşarken, Kırşehir’de “Ahi Baba” olarak tanınan Mustafa Karagüllü ile bir öğretmen tanıdıkları vasıtasıyla tanıştıklarını ve 1984 yılında evlendiklerini, geçen 34 yılda eşinin hep yanında olmaya gayret ettiğini söyledi.

Evlendiklerinde Ahilik ile ilgili hiçbir bilgisinin olmadığını ve her şeyi eşinden öğrendiğini belirten Karagüllü, 34 yıl boyunca otobüslerle seyahat edip il il gezerek Ahiliği anlattıklarını ifade etti.

Hastanede tedavi görürken bile eşinin buradaki öğrencilere Ahiliği anlatmaya gayret ettiğini dile getiren Karagüllü, “Mustafa Bey’in bütün hayatı Ahilik ve Kırşehir’di. Ahilik, ailesinden önde geliyordu. Son zamanlarında hastanede yatarken bile oradaki talebelere iki dakikanın arasında Ahiliği anlatıyordu. Mustafa Bey’e yardım eden ikinci bir kişi yoktu. Hep kendi başına yürüttü. Şimdi çok mutluyum. Eşine ve evlatlarına bıraktığı manevi mirası oldu. Maddi miras hiçbir şey ifade etmiyor.” dedi.

Ahilik Haftası kutlamalarının tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılması sürecine de değinen Karagüllü, şöyle devam etti:

“1984 yılında evlendiğimizde Ahilik Bayramı, eylül ayında esnaf odaları, valilik ve belediyenin katkılarıyla düzenleniyordu. İkram edilen bulguru alacak kadar bile bir tahsisat yoktu. Mustafa Bey, Ahi Bayramlarında bulgurun parasını bile cebinden karşılıyordu. Turgut Özal’ın cumhurbaşkanlığı döneminde, bir gün kendisinden randevu alarak, ‘Ahilik Bayramı’nı Kırşehir’in fakir omuzlarına vermeyin, bunu bir bakanlığa bağlayın’ diye telkinde bulundu. O zamanki Kültür ya da Spor Bakanlığından biri yaparsa daha güçlü ve kuvvetli şekilde kutlanacağına inandığını söyledi. Bir taslakla gitti ve Mustafa Bey’i Mecliste konuşturdular. O vakitten sonra kutlamalar bakanlık tarafından yapılmaya başlandı.”

Merhum eşinin, evliliklerinin öncesinden başlayarak yaklaşık 50 yılda biriktirdiği 10 bini aşkın kitap için Ahi Çarşısı’nın son katında 34 yıl önce  “Ahi Baba Kültür ve Sanat Ocağı” adıyla kütüphane kurduklarını anlatan Karagüllü, eşinin burayı kurulacak Ahilik Vakfına bağışlamak istediğini ancak sağlığının el vermediğini aktardı.

Kendisinin bu vasiyeti yerine getirmek için karar aldığını vurgulayan Karagüllü, şunları kaydetti:

“Bugün iki mutluluğu birden yaşıyorum. Keşke şu anda eşim de yanımda olsaydı. Maalesef bana kaldı. Ahi Kütüphanesi’nin hem mülkünü hem de içindeki kitapları Ahilik Vakfı’na hibe ediyoruz. Bundan hem mutluyum hem de bir iyiliğe vesile olacağımız için sevinçliyim. Keşke eşimle bu mutluluğu yaşasaydık. Mülkiyetini 34 yıl önce ben hediye olarak eşime almıştım. İki sen önce bana, ‘Ben kitapları hibe edeyim, siz de mülkiyetini hibe edin’ diye rica etti. Ona karşı hayır, yok kelimeleri hiç ağzımdan çıkmazdı. Memnuniyetle kabul ederek, ‘hibe ediyorum’ dedim. Kendisi hayatta iken karar alınmıştı. Mutluyum.” (Haber AA)

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN