Annesinden öğrendiği işle başlayan ve işçi olarak çalıştığı yerden kendi işinin patronu olan Aysun Öztürk Kırşehir’de açmış olduğu ve 10 yıldır işletmeciliğini yaptığı ufak bir dükkanda yufka ekmek yaparak ev ekonomisine katkı sağlıyor.
Kırşehir’de Nur Yufka Salonu işletmecisi Aysun Öztürk annesinden öğrendiği mesleğin şimdi kendisine sektör oluşturduğunu belirterek ev ekonomisine katkı sağlamak için yufka ekmek salonu açtığını söyledi. Öztürk konuşmasına şu şekilde devam etti; “10 yıl önce bu işe başladım. Bir aileye katkıda bulunmak için başladım. 10 yıl önce başka bir yerdeydim şimdi kendi iş yerim oldu. 10 yıldır aynı işi yapıyorum. Buranın yufka ekmeği, gözlemesi meşhur biliyorsunuz ki talep vardı çevrede ve bildiğim bir işti de zaten. Benimde bildiğim bir işti köyde büyüdük köyde yetişdik. Annemden öğrendim ekmek yapmayı. Güzelde yufka ekmek yapıyordu. Bu şekilde daha önce gözleme yapıyorduk sonra ben ekmek yapmaya başladım. Sonra Kırşehir’e de bir iş sahası oldu ekmek. İlk yufka ekmeği de ben yaptım. Şimdi vatandaşlarımız dükkan açtı aynı işi devam ettiriyor. Bildiğim bir şeydi elimden gelen bir şeydi işe çevirdim. Burada sadece yufka ekmek üretiyorum. Daha önce gözlemede yapıyordum ama gözleme yufkanın kalitesini düşürdü. Üretim sayısını azalttı ayağıma takıldı yani bende sadece yufka ekmeğe çevirdim ve devam ediyorum. Burada satışını yapıyorum. Müşterilerim bazen telefonla sipariş veriyorlar, ayırtıyorlar toplu alanlar. Normal günlük alanlar ise evine giderken 5 tane 10 tane ekmeğini alıp gidiyor” şeklinde konuştu.
Kırşehir halkının ekmeğini sevdiğini ve ilginin güzel olduğunu söyleyen Öztürk konuşmasında; “ilgi çok güzel. Ekmeğim seviliyor. Hatta şehir dışından alanlarda oluyor. Vatandaşımız akşam evine giderken benim ekmeği tercih ediyor ve benim ekmeğimi götürüyor. Somon yemiyor mesela.Fiyatında yüksek olduğunu düşünmüyorum. Yufka ekmeğin tanesi 1 lira. Emeğimizin karşılığı da değil bu fiyat. İşçiliği zor ve ağır bir meslek. Ben ustayım benimle birlikte 5 kişi çalışıyoruz ama çalışmak isteyene güzel bir iş. Hakkını vererek yapacaksın. Müşteriler sürekli şikayetçi. Diğer yufkacılardan aldığı ekmeklerden sürekli yakınıyorlar. Sert olduğunu söylüyorlar. Dişlerinin kesmediğini söylüyorlar. Ben biraz geniş çaplı düşünüyorum. Mesela benim ekmeğimi en çok çocuklar yiyor. Ben kaya tuzu kullanıyorum. Biraz zahmetli ve biraz pahalı. Pahalı ve zahmetli olmasına rağmen çocuklarda yiyebilsin diye ben kaya tuzu kullanıyorum. Ayriyeten yaşlılar çok seviyor diye kepek unu katıyorum. Ekmeğim daha sağlıklı oluyor. Sadece ekmek yapmaya çalışmıyorum. Sağlıklı da yapmaya çalışıyorum” dedi.
Öztürk konuşmasını şu şekilde sonlandırdı; “Yufka ekmek bizim yöresel ekmeğimiz. Köylerde şehirlerde de yapılıyordu bir zamanlar insanlarımız bu ekmekle besleniyordu. Geçmişimizden kalan bir gelenek diyelim. Bugün bize sektör oluşturdu. Çalışıyoruz. Çalıştırıyoruz. Evimize bir katkıda bulunuyoruz” diye konuştu.
HABER: ASLIHAN BUYRUK
