Eğitim-Bir-Sen 12. Türkiye Buluşması, 29 Eylül-1 Ekim Tarihleri Arasında Gerçekleştirildi
Eğitim-Bir-Sen 12. Türkiye Buluşması, 29 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirildi.
Toplantıya Kırşehir Şube Yönetimi, ilçe temsilcileri ve Kadınlar Komisyonu üyeleri de katıldı. Toplantının ana konularını son dönem eğitim gündemi, sorunları ve çözüm önerileri ile Eğitim-Bir-Sen’in çalışmaları ve gelecek planları oluşturdu.
İstanbul’da gerçekleştirilen 12. Türkiye Buluşması’nın açılışında konuşan Ali Yalçın, refaha odaklanırken, mazlum ve mağdurların felahına uzak kalmadıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Eğitim-Bir-Sen’in farkı, dayatılan verili sendikal anlayışı ve sınırları reddedip, medeniyet değerlerimizden beslenen, milletin iradesine değer veren, milletle birlikte yürüyen, özgün ve özgür bir sendikacılığı bu topraklarla tanıştırmasıdır. Bizim sendikacılığımız hem kitabın gereklerine hem de hayatın gerçeklerine yaslanıyor. Sendika bizim için, yeryüzünün imarı ve ıslahı, hayrın inşası, hakkın ve hakikatin aynası, insanlığın felahı için bir araç oldu. Bu nedenle refaha odaklanırken, mazlum ve mağdurların felahına uzak kalmadık. Bordrolardaki rakamlara, emeklilik haklarına, çalışma şartlarına, mali, sosyal ve özlük haklarına yönelirken; dünyayı sömürenleri, insanlığa zulmedenleri görmezden gelmedik. İstediğimiz zam kadar, mazlumları yıkan gam da gündemimizde yer buldu. Maaş artışını dile getirirken, eğitim sistemindeki sıkıntılara lal kesilmedik. Nöbet ücreti mağduriyetini göz önüne sererken, kıyıya vuran Aylan bebeklere kör bakmadık. Ders ücretini artırmak için ter akıtırken, Mısır’a, Arakan’a, Kudüs’e sırtımızı dönmedik. Özlük hakları için koştururken, müfredat ve ders kitapları söz konusu olunca durmadık. Ücrete odaklanıp zulmete göz yummadık.”
ETKİLİ VE NİTELİKLİ BİR SENDİKAYIZ
Eğitim-Bir-Sen’in, sendikacılık tarihinin miladı, sendikal tarihte yeni bir çağ başlatan fetih hareketi olduğunu kaydeden Yalçın, “Sendikal tarih, Eğitim-Bir-Sen’le birlikte yeni bir eşik kazanmıştır. Hem Türkiye hem de dünya ölçeğinde, vizyon, misyon ve aksiyon itibarıyla sendikacılığın tanımı yeniden yazılmaya başlanmıştır. Maaş telaşına odaklanıp gayrısına kör kesilen, ‘bencil’ ve ‘bireyci’ bakış, bu salonu dolduran öncülerimizde de sendikacılık literatürümüzde de hiç olmadı. Dolayısıyla sendikal sorumluluklar kadar, ülkemize, bölgemize ve dünyaya; milletimize, ümmete ve insanlığa dair sorumluluklar da yüklenmek zorundayız. Biz tam da bunu yapıyoruz. Maaş/ücret/özlük haklarını artırma mücadelesi verirken, sosyal ve demokratik haklar için gayret gösterirken nasıl sendikacılığın hakkını veriyorsak; zulümlere sesimizi yükseltip, mazlumlara yardım eli uzatırken de sendikacılığın hakkını veriyoruz. Filistinlilere zulmeden Siyonistlere tepki veren biziz. Arakanlı mazlumlara el veren, omuz veren biziz. Suriye’yi, Mısır’ı, Doğu Türkistan’ı gündeminden düşürmeyen biziz. Sadece büyük değil, etkili ve nitelikli bir sendikayız” şeklinde konuştu.
Genel Başkan Yalçın’ın konuşmasının ardından sendika çalışmaları, 4. Dönem Toplu sözleşme, geleceğe dönük planlar farklı kişilerin sunumları ile masaya yatırıldı.
HABER MERKEZİ