En sık görülen skolyoz türü; sebebi tam olarak aydınlatılamayan ‘idiopatik’ skolyozdur. Omurgada yana doğru eğilme ‘S’ veya ‘C’ şekilli olabilir. Yana doğru eğilme dışında omurların kendi etraflarında dönmesi de en hafif formlar dahil olmak üzere tüm idiopatik skolyozlarda görülür .Konu hakkında açıklamalarda bulunan Kırşehir İl Sağlık Müdürlüğü açıklamasında şunları kaydetti;
Omurlardaki İkinci en sık görülen skolyoz tipi nöromuskuler skolyozdur. Nöromusküler skolyozun temel nedenleri arasında kas veya sinir hastalıkları yer alabilmektedir. Sinir hastalıkları beyin ve omurilikten kaynaklanabilir; kas hastalıkları ise çocukluk ve daha ileriki dönemlerde görülebilir.
Nöromusküler skolyozda, idiyopatik skolyozun aksine solunum sıkıntısı ve duyu kusurlarına daha çok rastlanabilmektedir. Solunum problemleri, iletişim bozuklukları, duyu kusurları ve epileptik nöbetler gibi nedenlerden ötürü tedavi sürecinde skolyoz korsesi kullanılmayabilir.
Skolyozun bu türünde cerrahi müdahale için daha küçük yaşlar tercih edilebilir. Füzyon tedavisi uygulanabilir.
Üçüncü sıklıkla ise konjenital skolyoz görülür. Anne karnındaki çocuğun gelişimi sırasında ortaya çıkan omurga anomalilerine bağlı bir skolyoz türüdür.
Konjenital skolyoz ilk yıllarda hızlı bir ilerleme gösterir.
Bu sebeple erken dönemlerde ortaya çıkan konjenital skolyozun tedavi süreci küçük yaşlarda cerrahi müdahaleyi gerektirebilir.
Bunların dışında, nörofibromatozis, çeşitli romatizmal hastalıklar, osteogenezis imperfecta, marfan sendromu, Ehler Dsanlos gibi çeşitli bağ dokusu hastalıkları, omurga kırıkları, omurga enfeksiyonları, Morquio, Gaucher hastalığı gibi çeşitli metabolik hastalıklar ve bazı genetik sendromik hastalıklar skolyoza neden olabilir.
Konjenital kelimesi, doğuştan itibaren var olduğu ve problemin anne karnında iken oluştuğunu ifade eder. Deformite ise yapısal şekil bozukluğudur. Yani konjenital spinal deformite terimi, anne rahminde iken oluşan ve yaşla birlikte ilerleyen omurga şekil bozukluklarını ifade eder.
Anne rahmindeki çocuğun omurga gelişimi, organlarının gelişimi ile birlikte ilk üç ayda tamamlanır. Bu süre içinde omurga yapısının anormal oluşması veya birleşik kalması sonucunda omurların büyümesi asimetrik olur ve sonuç olarak eğrilikler gelişir.
Görülen şekil bozukluğunun tipi anormal omurun omurga kolonunun neresinde ve hangi yönüne doğru yerleştiğine bağlıdır.
Normal bir omurga arkadan bakınca düz iken yandan bakınca kıvrımlıdır.
Bu kıvrımlar sırt bölgesinde hafif bir kamburluk (kifoz) ve bel bölgesinde bir çukurluk (lordoz) şeklindedir. Konjenital vakalarda asimetrik büyüme yana doğru ise skolyoz, öne doğru ise artmış kifoz oluşur.
Omurganın eğrilmesine yol açan en önemli faktör anormal oluşmuş omurların asimetrik büyümesidir. Omurlarda anne karnında meydana gelen problemler oluşma kusurları ve ayrışma kusurları şeklinde görülebilir. Her iki kusurun bir arada görüldüğü daha karmaşık durumlar da mevcuttur.
Belirtilmesi gereken önemli bir nokta bu anormal omurgaların doğumda var olmasına rağmen ilk başta pek bir eğrilik görülmeyebileceğidir.
Eğrilik daha çok büyüme ile oluşur. Fakat büyümeye rağmen birçoğu bu şekilde etkilenmiş omurga, hiç eğrilmeyebilir ya da çok az eğrilebilir. Hatta birden çok anormal omur içeren omurgalarda bu anormallikler birbirini dengeleyecek şekilde dağılmışsa, sonuç eğriliğin artmasından ziyade gövde büyümesinin azalması olabilir.
Ergenlik çağındaki hızlı büyüme aşamasına kadar eğrilik çok yavaş artabilir. Omurların bir tarafının ayrışamaması ve yapışık kalması nedeniyle oluşan durumlarda, yapışık taraf büyüyemezken; serbest taraf büyümeye devam eder ve skolyoz oluşur.
Omurların iki tarafının da yapışık olduğu durumda bu bölgede büyüme az veya yoktur. Bunun sonucunda skolyoz gelişmez ancak bu bölge kısa kalabilir. Omurlar önden yapışık ise arkadan büyüme devam edeceği için kamburluk (kifoz) oluşur.
Omurlar arkadan yapışık ise arkadan büyüme devam edeceği için çukurluk (lordoz) oluşur. Yarım veya yetersiz oluşmuş omurlar ise omurganın bir tarafının diğerine göre daha fazla büyümesine sebep olarak eğrilik oluştururlar.
Doğuştan (Konjenital) skolyozun genelde kalıtsal olduğu düşünülmez. Fakat kalıtsal olabilecek başka durumlarla konjenital skolyoz kalıtsal bir hastalığa eşlik edebilir.
Bu nedenle, sadece konjenital skolyoz bulgusuna rastlanan ve başka bir genetik bozukluğu olmayan bir çocuğun, ailesinde benzer bulguya (Konjenital skolyoz) sahip başka bir kardeş olma ihtimalinde artış söz konusu değildir.
Konjenital skolyozun neden oluştuğu tam olarak açıklanamamaktadır.
Embriyo ve fetusun gelişim aşamasında oluşan bir takım olaylardan dolayı bazı durumlar konjenital omurga deformiteleriyle birlikte daha sık görülebilirler.
(Ferhat Yıldırım)