Uzun zamanlar boyunca adeta gelenek gibi süren ayakkabı boyacılığı, yılların geçmesiyle birlikte yok olmaya başladı. Çoğu zaman babadan oğula geçen, ‘ayakkabı boyacılığı’ son yıllarda hazır boyaların piyasaya sürülmesi, teknolojik gelişmeler, kullan-at hayat tarzının hakim olmaya başlamasıyla, sekteye uğradı. Geçmiş yıllarda her köşe başında yankılanan ‘Boyayayım mı abi!’ sesleri de artık özlemle aranır oldu.
Kırşehir Ankara caddesinde uzun yıllardır Ayakkabı boyacılığı yapan Ercan Özbek, mesleğin yıllar geçtikçe geri planda kaldığını ve zorluklara rağmen direndiklerini söyledi.
Uzun yıllardır boyacılık sektöründe olan Ercan Özbek, Yaz aylarında fazla iş olmuyor ayakkabılar artık eskisi kadar boyatılmıyor, çünkü her taraf boyacı oldu” ifadelerini kullandı.
‘Kaliteli boya, ayakkabının ömrünü uzatır’
Ayakkabı boyamanın faydalı olduğunu ve ayakkabının ömrünü uzattığını anlatan Özbek, ” Ayakkabı boyatmak, ayakkabının ömrünü uzatır, derisini güzelleştirir. Göze hoş görülmesini sağlar. Boyatılan bir ayakkabı rahat 3-4 ay gider. Kimileri seviyor her hafta boyatıyor, öyle de olur” sözlerine yer verdi.
Özbek, Eskiden hangi köşede durursak birileri gelip ayakkabılarını boyatırdı Ama bu sektör bitmek üzere. Ya teknolojinin vermiş olduğu olanaklardan faydalanıp herkes kendi evinde boyatmaya çalışıyor ya da ihtiyaç duyulmuyor, kullan at misali tüketiliyor. Boya, derinin yumuşamasını ve parlamasını sağlıyor. Bir ortama girerken dost başa, düşman ayağa misali buda bir ihtiyaçtır dedi.
Gençliğinden bu yana bu meslekle ilgilenen Ercan Özbek, boyacılığın zor olduğunu kaydederek şu sözleri kullandı: “Bu mesleğin Zorlukları çok yağmur, kar, kış demeden çalışıyor geçinip gidiyoruz
Ayakkabı boyatmanın temiz görünüm için iyi olduğunu belirten Özbek, ” Ayakkabıları boyattın mı her zaman yeni kalır. Markete, bankaya, lokantaya temiz gidersin. Ama pinti, çamurlu olursa tadı yok. Ayakkabıyı boyatma süresi sahibine bağlı. Ayda 1, hafta 1, 3 günde 1 birbirine uymuyor. ” dedi. (İlknur Öncü)