“Et Tüketimine Dikkat Edilmeli”

20 Mayıs 2022
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
167 defa okundu.
“Et Tüketimine Dikkat Edilmeli”

Beslenme Uzmanı ve Diyetisyen Şevval Uzun, “Klasik dengeli kahvaltı ile güne başlanmalı, kırmızı et öğle öğününde tüketilmeli, akşam öğününde ise sebze, kuru baklagiller gibi posa içeriği yüksek yemekler tercih edilmelidir” diye konuştu.

Beslenme Uzmanı ve Diyetisyen Şevval Uzun et tüketiminde nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlattı. Uzun “Sağlıklı ve besleyici bir et tüketmek için bağ dokusu yüksek etlerin nemli bir ısıtma yöntemi olan ağır ateşte pişirme veya sıvıda pişirme (haşlama veya kaynatma) gibi yöntemlerle pişirilmesi doğru bir tercihtir” dedi.

Olgunlaşma süresi elde edilen kırmızı et için uygun pişirme şekli, etin cinsine, kas ve bağ dokusuna göre değişmektedir. Mikrobiyal bir duruma neden olmadan pişirmek için etin doğru bölgesi doğru pişirme şekline göre değişir. Sağlıklı ve besleyici bir et tüketmek için bağ dokusu yüksek etlerin nemli bir ısıtma yöntemi olan ağır ateşte pişirme veya sıvıda pişirme (haşlama veya kaynatma) gibi yöntemlerle pişirilmesi doğru bir tercihtir” dedi.

 Kuru ısıtma yöntemleri (örneğin fırınlama, kavurma ve kızartma gibi) bağ dokusu içeriği düşük etlerin pişirilmesi için kullanılsa da sağlık açısından riskli olduğundan kullanılmamalıdır. Bağ dokusu sıkı, yağ oranı biraz daha yüksek etler direkt mangal ateşine temas ettirilmeden, et ile ateş arasında en az 5 santimetre mesafe olacak şekilde ızgarada pişirilmelidir. 

Uzun, “Etin yapısına göre pişirme yöntemini doğru belirlemek gerektiğinden ekstra bir yağ eklemeye gerek yok”

Etin yapısına göre pişirme yöntemini doğru belirlemek gerektiğinden ekstra bir yağ eklemeye gerek yoktur. İçeriğinde hayvansal yağ ve yağ asitleri yeterli miktarda bulunduğundan özellikle kalp damar, şeker, hipertansiyon hastalığı ve çocuk ile yaşlı grubundaki kişiler başta olmak üzere genel sağlık durumu için risk artmaktadır. 

Uzun, “Yeteri kadar olgunlaşma süresinde bekletilmeyen etlerin, yanlış pişirme yöntemi seçilerek hazırlanması, fazla et tüketimi, et ile beraber tüketilen diğer besinler sindirim problemine yol açabilir.”

Yeteri kadar olgunlaşma süresinde bekletilmeyen etlerin, yanlış pişirme yöntemi seçilerek hazırlanması, et ile beraber tüketilen diğer besinler sindirim problemine yol açabilir. Mide ve bağırsak problemi yaşayan kişiler ve yüksek risk taşıyan (çocuk ve yaşlılar) başta olmak üzere herkesin doğru miktarda, doğru pişirme yöntemi ile hazırlanan etleri, doğru besinlerle konbinleyerek tercih etmesi gerekmektedir.

Uzun, “Kırmızı et tüketimi kişisel porsiyonlara göre olmalı”

Kırmızı et tüketimi kişisel porsiyonlara göre abartılmadan yenmeli. Hem sağlıklı beslenmek hem de dünya da kırmızı et tüketimine bağlı gelişen karbon ayak izinin dünyayı yok etmeye başladığını düşünerek doğru tercihlerde bulunulmasını hatırlatmak isterim. 

Kırmızı et; iyi kalite hayvansal proteinin yanı sıra, demir, çinko, fosfor, magnezyum mineralleri ile B12, B6, B1 ve A vitaminlerini içermektedir. 

İnsan vücudunun ihtiyacı olan birçok vitamin ve minerali içeren kırmızı et, uzmanların şiddetle tüketmesini tavsiye ettiği besinler arasında ilk sıralarda yer alıyor. Ancak kırmızı etin de kendine göre çeşitleri bulunmaktadır. Bunlardan bazılarının faydaları bazılarının zararları vardır.

Demir, kreatin, çinko, fosfor ve B vitamini kompleksi bakımından zengin olan kırmızı et, ayrıca çok güçlü bir lipolik asit kaynağıdır. Kırmızı et üzerine yapılan araştırmalarda etin insan sağlığına hem yararlı hem zararlı olduğu gözlenmiştir. 

Uzmanlar bu konuda özellikle işlenmiş etin damar tıkanıklığını, kötü kolesterol düzeyini arttırdığı belirtirken diğer bir yandan işlenmemiş saf etin kanser hücrelerini azalttığını ve hücre yapısını güçlendirdiği vurgulanıyor. 

Ülkemizde kırmızı et tüketimi oldukça fazladır.

Kırımız et üzerinde birçok çalışma halen devam etmektedir. Gelişme çağındaki çocukların ihtiyacı olan proteinleri tek seferde karşılayan kırmızı et, vücudun enerji oranını da yükseltir. Kırmızı etler arasında yağ oranı en az olan dana eti uzmanların tüketimi tavsiye edilen çeşididir.

Kırmızı et herhangi bir besinle beraber tüketilmediğinde vücudun ihtiyacı olan demirin yüzde 35’ini sağlar. 

Kırmızı etin vücudun demir emilimini sağlamasının en etkili yolu ise içerdiği yağın çok az olması ile alakalıdır. 

Demir oranı düşük olan kişilerin haftada en fazla 3 gün aralıklı kırmızı et tüketerek bu oranı dengeleyebilecekleri vurgulanıyor. 

Et, gelişim çağındaki çocukların daha sağlıklı büyümesi için ihtiyaçları olan kalsiyum ve çinko bakımından oldukça zengindir. Düzenli olarak tüketildiğinde kaslarda bulunan keratin seviyesini dengeler.

Sinir sistemi vücudumuzda bağışıklık sisteminden sonra en çok hasara uğrayan bölgedir. Kırmızı et içerdiği zengin kalsiyum maddesi sayesinde bu hücrelerin sağlığını korur. Alzheimer gibi ileri yaşlarda görülen hastalıkların da ortaya çıkmasını engeller. 

Uzmanlar, kırmızı eti özellikle hafızayı güçlendirmek isteyenler için tavsiye ediyor.

Keratin saçın ihtiyacı olan en önemli maddelerden biridir. Bazı koşullarda vücudumuzda azalan keratin saç dökülmesine, saçın yıpranmasına neden olur. Uzmanlar bu durumu engellemenin en sağlıklı yolunun ise kırımız et tüketimini artırmaktan geçtiğini vurguluyor. 

B vitamini kompleksi bakımından en zengin besin olan kırmızı et, bağışıklığı güçlendirerek hastalıklara karşı vücudun direncini artırıyor. 

B vitamini kompleksi bağışıklığın yanı sıra sindirim sistemindeki organların fonksiyonlarını da iyileştirerek, sindirim hastalıklarına zemin hazırlayan durumları azaltır. 

Sindirimi düzenlendiğinde diyet listelerine rahatlıkla eklenebilir. Ancak yağsız ve yanında yeşillik tüketilmesi tavsiye edilir. Aksi halde kırmızı et aşırı derecede karbonhidrat ve protein içerdiğinden et bir besinle beraber bu özelliklerini yitirir. Bu yüzden uzmanlar etin tek başına tüketilmesinin daha fazla fayda sağlayacağını vurguluyor.(Nurten Ceylan)

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN